Organ nakli yapan gönüllü sayısının 95 bine ulaştığı ve ülkede ilk sırada yer aldığı İzmir'de, İzmir İl Sağlık Müdürlüğü organ nakli ekipleri bağış sayısını artırmak için yoğun çaba harcıyor.
Ekipler, beyin ölümü gerçekleşen hastaları daha hızlı tespit etmek için yoğun bakım doktorlarıyla yakın işbirliği içinde çalışıyor ve aynı zamanda nakil koordinatörlerine iletişim eğitimi veriyor.
İzmir İl Sağlık Müdürlüğü Sağlık Hizmetleri Başkanı Hüseyin Bozdemir, İzmir'in organ bağışı konusunda farkındalığı yüksek bir şehir olduğunu, beyin ölümlerinin hızlı tespiti ve ailelerle doğru iletişimin organ nakillerinin artması açısından çok önemli olduğunu anlattı.
Nakil ekiplerinin bu iki konu üzerinde çalışmalara yoğunlaştığını ve ümit verici sonuçlar alındığını belirten Bozdemir, şu bilgileri verdi:
“Geçen yıl 98 beyin ölümü tespit ettik. Bunlardan 15'ini donöre dönüştürdük. Her donör en az 8 kişiye hayat veriyor. Bu yıl ilk 3 ayda 36 beyin ölümü tespit ettik ve bunlardan 11'i donör oldu. Geçen yıl aile Fikir birliği yüzde 20 oldu. Bu yılın ilk 3 ayında bu oran yüzde 36'ya ulaştı. Yoğun bakım sürecinden başlayarak beyin ölümünü doğru anlatmaya çalışıyoruz, aynı zamanda yoğun bakım personelimize ve hemşirelerimize de eğitim veriyoruz. bakım çalışanlarımızla sürekli toplantılar yapıyoruz.”
Amaç ikna etmek değil bilgilendirmek.
İzmir Atatürk Katip Çelebi Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Organ Nakli Koordinatörü Rahmi Baykan, yoğun bakımda yapılan tetkiklerin ardından beyin ölümü gerçekleşen hastaların yakınlarıyla yarım saat içinde görüştüğünü söyledi.
Bu toplantıların ikna amaçlı olmadığını, hasta yakınlarına doğru bilgi aktarmayı amaçladıklarını anlatan Baykan, kendilerini ailelerin yerine koyarak hareket ettiklerini söyledi.
Baykan şunları söyledi:
“Bu toplantılarda biz de ailelere beyin ölümü gerçekleşen kişinin hayırsever bir insan olduğunu hatırlattık ve 'Son bir iyilik yapmayı diğer insanlara umut olarak düşünür müsünüz?' diye sorduk. Sorduğumuzda nakil işleminin Sağlık Bakanlığı kontrolünde güvenilir bir sistem içerisinde gerçekleştiğini ve en uyumlu hastanın nakledileceğini anlatıyoruz.
Görüştüğümüz kişiler bize daha fazlasını sordular: “Akrabalarımızın cenazelerini mi parçalayacaksınız?” gibi sorular sorun. Cesedi parçalamıyoruz. Organlarımız bizim için çok değerlidir. Bu nedenle organ nakli ekipleri organları büyük bir titizlikle çıkarıyor. “Cenaze bütünlüğünü koruyarak ertesi gün teslim ediyoruz.”
Beyin ölümünü tespit etmek için hassas testler
Yoğun bakım uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Kamil Senden de beyin ölümünün, biri beyin cerrahı diğeri nörolog olmak üzere iki uzman doktor tarafından ileri görüntüleme teknikleri ve testlerle belirlendiğini söyledi.
Hastaların klinik olarak geri dönüşü olmayan beyin hasarına sahip olduğunu göstermek için testler yaptıklarını belirten Kendin, şöyle konuştu: “Hastada apne testi dediğimiz solunum durması var mı? Testi pozitif çıkan hastaları daha yakından değerlendirip, solunum durmasının olup olmadığını görmek istiyoruz. Anjiyografi ve tomografide beyindeki kan akışının durduğunu görmek istiyoruz. Anjiyografide ve tomografide beyindeki kan akışının durduğunu görmek istiyoruz.
Annesinin organlarını bağışlayan Yağmur Anık, yüksek tansiyon nedeniyle hastanede tedavi gören annesinin organlarını bağışladığını belirterek, şunları söyledi: “Organ nakli koordinatörü ve yoğun bakım doktorları bilgilendirdi. Bu süreçte bize çok şey oluyor. Organlar alındıktan sonra insanlara işkence yapıldığını düşünenler var, öyle değil, özenle çalışıyorlar. Annemin böbreklerinden biri 24 yaşındaki bir kadına nakledildi” dedi.