MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, bugün düzenlenen basın toplantısına ilişkin yazılı açıklama yaptı.
İmamoğlu, bugün her alan ve kesimden aktörlerin bir araya geldiği bir basın toplantısı düzenleyeceğini belirterek, Bahçeli’nin üst ekrana yaptığı açıklamada, ülkenin uzmanlarının yanı sıra Sayın Cumhurbaşkanımız, yargı, siyaset ve her kesimin başkanıyız. Abuk’a darbe indiren her kişi ve kurum adına darbe yapan kişi, İstanbul Belediye Başkanı’na söz vermiş, talihsiz ve talihsiz değerlendirmelerle havaya su dökmüş ifadelerine yer vermiştir.
Bahçeli, “Klasik ve tanıdık imamoğlu tablosu ne yazık ki yeniden gündeme geldi. Kendi aklı yerine başkalarının aklını yönlendirmek yerine İstanbul şehrinin aklını doğru bir şekilde yapamayacağını kabul edemeyen, acı veren ve zor bir görev yaptı.” Açıklama cesareti Açıklama cesareti Açıklama cesareti.” değerlendirildi.
“Bir suç varsa hukuk önünde mutlaka bedeli ödenecektir”
İmamoğlu’nun “tatil”ini, afet zamanlarında hukuku, siyasi ahlakı ve ahlak kurallarını ihlal eden tüm eşik ve sınırların İstanbul başta olmak üzere İstanbul’da olduğunu ifade eden Bahçeli, şöyle konuştu:
“Hiç şüphe yok ki İstanbul’un yıllarını çalan bu şahsın kaçması, sözde hukukun makul ve meşru eleştirisi ile sistemin sorunu arasında bağlantı kurmanın hiçbir zaman doğru ve masum görülmeyeceği gerçeğini hatırlatıyorum. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ve cumhurbaşkanının başıdır.
Ancak bağımsız ve tarafsız yargı, İmamoğlu ile birlikte bulundukları bölgede nefsani çıkarların peşinde koşanların yalanlarına ve yönlendirmelerine boyun eğmeyecektir. Cumhuriyete düşman olanlar. Ortada bir suç varsa bunun bedeli kanun önünde ödenecektir. Aksi taktirde zaten endişelenmenize gerek yok. “
“Seçilmiş olsa bile hiç kimsenin suç işleme özgürlüğü yoktur”
Devlet Bahçeli, “Bugünkü basın toplantısının ardından partideki rakiplerin cumhurbaşkanı adaylığı, partiye nasıl yorum getirileceği ve ne söyleneceği önümüzdeki günlerde netlik kazanacak. Geri çekilme açıklamalarına ne diyecekler Ama Toplantının ana fikrinin siyaset yapma kaygısından başka olmadığı değerlendirildi.
Bahçeli, anayasanın ve kanunların herkese uygulandığını belirterek, şöyle konuştu:
“Kimsenin seçilse bile suç işleme özgürlüğü yoktur. Korkunun hiçbir faydası yoktur. Tutarlılığın gereği olarak Ekremmamoğlu sade bir vatandaşa dönüşebilecektir.
CHP’den, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nden, Türkiye Belediyeler Birliği başkanlığından istifa ederek büyükşehirlerden birinin Belediye Meclisi’ne başkan seçilmesinin önünü açmak ve engel olmak mümkün olacak. Cumhurbaşkanını engellemek ve cumhurbaşkanını engellemek ve cumhurbaşkanını engellemek ve belediye hizmetlerinin aksamasını önlemek. Bu kişiye tavsiyem, eğer siyasette, yargıda ve toplumun her kesiminde ülkeyi ayağa kaldırabilecek destekçilerin olduğuna inanıyorsa, basit bir vatandaş olmayı ve sonuçlarına katlanmayı seçmelidir. Aynı zamanda bu rahatlık ve rahatlık, siyasetin kaotik yapısından ve siyasetin kaotik yapısından kurtulacağı gibi, sade ve sıradan bir vatandaş da hem adalete hem de millete imkan tanıyacaktır.
“İstifa ederek belediyecilik olanaklarından uzaklaşacak mısınız?”
Bahçeli, “İmamoğlu kendine güveniyorsa 100 bin kişinin imzasıyla cumhurbaşkanı adayı olacak. Trabzon’un bir evladı olarak milletimize ve ülkemize hizmet etme fırsatını yakalayacak şekilde harekete geçebilecek. dedi.
CHP’nin cumhurbaşkanı adayı yarışa girecek, bilimsel çalışmalar öne çıktı, televizyonlarda CHP’yi savunan büyük isimlerin yer alması herkesin bildiği bir gerçektir Bahçeli, şunları söyledi:
“Zırhını çıkardığı andan itibaren siyasi takasta rekabet etme imkanına sahip olabilir, kendi deyimiyle adil bir yarış yürütebilirsiniz. Liderlik aradığınız aşikar.
Eğer gerçekten siyasete ve yargıya güvensizlikten bahsediyorsanız, belediye başkanlığından istifa ederek belediyecilik fırsatlarını bir kenara bırakıp, tüm rakiplerinizle eşit şartlarda sade bir vatandaş olarak yarışa mı başlayacaksınız? ‘Cesur bir kararla bu tür cesur bir karar sunmayı planlıyor musunuz? Böyle bir adımın siyasi etik açısından örnek olacağına, ırksal açıdan eşitlikçi bir ortam yaratabileceğine ve tarihi bir fırsat olacağına inanıyor musunuz? Türkiye’nin siyasi kültürünü dönüştürmek mi?